Türkiye'de ve Dünyada İş Sağlığı ve Güvenliği
ILO: Uluslararası Çalışma Örgütü (International Labour
Organization)
WHO: Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization)
NACE: Avrupa Topluğundaki Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki
Sınıflandırması
GSMH: Gayri Safi Milli Hasıla
GSYİH: Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
İSGGM: İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü
İSGÜM: İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Müdürlüğü
İSG: İş Sağlığı ve Güvenliği
Dünyada İş Sağlığı ve Güvenliğinin Mevcut Durumu (ILO)
Dünyada iş sağlığı ve güvenliğinin mevcut durumunu
değerlendirmek için, bu konuda öncü olan iki uluslararası kurumun; Uluslararası
Çalışma Örgütü (ILO) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün verileri kullanılmıştır.
ILO tahminlerine göre *;
Dünyadaki işgücü : 3 Milyar
Kadın işgücü : 1.2 Milyar
İşle ilgili ölümler : 2.31 Milyon
İş kazaları : 337 Milyon
Meslek hastalıkları : 160 Milyon
Dünya GSMH : 30 Trilyon $
İSG kaynaklı kayıp : GSMH’nın %4’ü düzeyindedir (1.2 Trilyon
$)
(İSG) açısından
yeterince gelişmemiş olan Çin ve diğer Asya ülkeleri gibi ülkelerde ölümlü iş
kazalarının daha fazla meydana geldiği görülmektedir
Kazalarının Bölgesel Bazda Dağılımı (2002)
ILO verilerine göre 1980-1995 yılları arasında görülen
ölümlü iş kazalarının yıllık ortalaması alınarak sektörel dağılımına bakıldığında; en fazla ölümlü iş
kazasının inşaat sektöründe meydana geldiği, madenciliğin ise çalışan sayısına
göre en yüksek ölümlü iş kazası oranlarına sahip olduğu görülmektedir
ILO Verilerine Göre Meslek Hastalıklarının Dağılımı
(1980-1995 dönemi, yıllık ortalama )
ILO tahminlerine göre; meslek hastalığı nedenli ölümlerin
tahmini dağılımı incelendiğinde;
%32’sinin mesleki kanserlerden
ve %23’ünün kardiyo vasküler sistem hastalıklarından kaynaklandığı
görülmektedir. Maliyetleri değerlendirildiğinde ise kas iskelet sistemi
hastalıklarının %40 ile en çok kaynak israfına neden olduğu görülür.
Türkiye’de İş Sağlığı ve Güvenliğinde Mevcut Durum (SGK)
Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği istatistiklerine
ulaşabildiğimiz tek kaynak Sosyal Güvenlik Kurumu istatistikleridir. Bu
verilere göre
2011 yılında Türkiye’de 1.435.000 işyeri faaliyet göstermiş
ve bu işyerlerinde 11.030.000 işçi istihdam edilmiştir. Ayrıca bu işyerlerinde
69.000 iş kazası, 433 meslek hastalığı vakası meydana gelmiş, bunların 850’sı
ölümle sonuçlanmıştır. 2008 yılında iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu
kaybedilen iş günü sayısı ise 1.900.000’dir.
Türkiye’de günde; yaklaşık 200 iş kazası olmakta,3 kişi
hayatını kaybetmekte, 4 kişi iş göremez hale gelmekte Ülkemizdeki işyerlerinin
neredeyse tamamı (%99.7) küçük ve orta ölçekli işletmelerden oluşmaktadır.
1.170.000 işletmenin %85’i 1-9 sigortalı çalıştıran
işyerlerinden, %13’ü 10-49 sigortalı çalıştıran işyerlerinden ve %1.6’sı ise
50-249 sigortalı çalıştıran işyerlerinden oluşmaktadır.
Çalışanların ise %29.1’i 1-9 işçi
istihdam eden işyerlerinde, %32.9’u 10-49 işçi istihdam eden işyerlerinde,
%21.8’i ise 50-249 işçi istihdam eden işyerlerinde bulunmaktadır.
2008de iş kazalarının %33.8’i 1-9 işçi çalıştıran,
%26.7’si 10-49 işçi çalıştıran %20.2’si 50-249 işçi çalıştıran işyerlerinde
toplam olarak %80.7’si KOBİ lerde kaza meydana gelmektedir
iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu maddi ve manevi kayıplar, ülke ekonomisi açısından fevkalade
önemli boyutlara ulaşmaktadır.
Bu nedenle ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği alanında çok
ciddi tedbirlerin alınması mecburiyeti vardır.
İş kazası sayılarının son 5 yıllık dağılımında en çok iş
kazası görülen sektör olarak metal birinci sırada, tekstil ikinci sırada,
inşaat ise üçüncü sırada gelmektedir. İş kazaları 100bin çalışana
oranlandığında sıralama değişmekte ve ilk üç sırada maden, metal ve makine
sektörleri gelmektedir.
Ölümlü iş kazası sayılarının son 5 yıllık dağılımında en
çok ölümlü iş kazası meydana gelen sektör olarak inşaat birinci sırada,
nakliyat ikinci sırada, maden ise üçüncü sırada gelmektedir. Ölümlü iş kazaları
100bin çalışana oranlandığında sıralama değişmekte ve ilk üç sırada maden,
inşaat ve nakliyat sektörleri gelmektedir.
Ölümlü iş kazalarının sektörler içindeki dağılımında inşaat sektörü %30.4 gibi
bir oranla birinci sırada yer alırken,
100 bin çalışan sayısına göre ölümlü iş kazalarına bakıldığında ise yüzbinde 82
gibi bir oranla madencilik sektörü ilk sırada yer almaktadır
GÜÇLÜKLER
• Uluslararası kuruluşlar (ILO, WHO, Eurostat) tarafından
yayınlanan İSG verileri arasında tutarsızlık olması
• Ülkemiz İSG verilerinin Eurostat ile uyumlu olmaması
• Ülkemiz rakamlarının sadece sigortalı işçileri kapsaması,
Avrupa ve Dünya ülkelerinde ise tüm çalışanları
• Ülkemizde 2 gün ve üzeri iş günü kaybına neden olan
kazalar bildirilirken, AB üyesi ülkelerde 3 gün ve üzeri
• Bildirim eksikliği
• Kayıt dışı istihdam
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
• Uluslararası İSG veri standardının oluşturulması
• AB standardına paralel olarak TÜİK tarafından konuyla
ilgili yürütülmekte olan projenin tamamlanması
• Tüm çalışanları kapsayacak İSG Kanununun yayınlanması
• İş kazası bildirimlerinin AB Direktiflerine uyumlu hale
getirilmesi
• Tüm sosyal tarafların konuyla ilgili bilinçlendirilmesi
Kayıt dışı istihdam ile ilgili Türkiye İstatistik Kurumu
verilerine göz atmak iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yukarıda bahsedilen
çözüm önerileri bakımından faydalı olacaktır. 2010 yılı Şubat döneminde,
Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre
1,6 artışla % 47,5 olarak gerçekleşmiştir.
İşsizlik oranı %14,4 ve kayıt dışı istihdam oranı ise 2009
yılı rakamlarına göre % 42,3’dür
İSG Kaynaklı Maddi Kayıp
ILO yayınlarına göre, endüstrileşmekte olan ülkelerde iş
kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyeti, bu ülkelerin Gayrı Safi
Yurtiçi Hasılalarının yaklaşık %4’ü oranındadır. (Introductory Report: Decent
Work - Safe Work, Takala, 2005) Bu oran gelişmiş ülkeler için %1-3’dür.
Ülkemizde, Türkiye İstatistik Kurumundan alınan 2009 yılı
verilerine göre GSYİH 953, 974 Milyar TL’dır
Ülkemizde ILO kriterlerine göre iş kazaları ve meslek
hastalıklarında katlanılacak maliyet; %4 üzerinden yaklaşık yılda 38 milyar TL
olarak hesaplanmaktadır.
BAZI ÜLKELERDEKİ İSG KURUMLARI VE YAPILARI
1) İNGİLTERE: Sağlık ve Güvenlik Komisyonu (HSC) -Sağlık ve
Güvenlik Kurumu (HSE) -
2) ALMANYA: 20' den fazla işçinin çalıştığı işyerinde
işveren İSG Kurulu kurmak zorundadır.
Almanya’ da Federal
Kanunlar genel çerçeveyi sağlar ve bu kanunlar yönetmelik, tavsiye ve
standartlar ile desteklenirler.
Bu yüzden devlet, idari bağımsızlığı olan meslek sandıkları
(BG’ ler) ve yönetime katılma hakkı olan işletmelerin her biri kendi sektörleri
için daha uygun düzenlemelerin, misyon, görev, kontroller hazırlanmasında rol
alır
3) İSVEÇ: İsveç’te çalışma ve istihdamdan sorumlu İsveç
Çalışma Bakanlığı, 1974’te kurulmuştur. 1999’da bu Bakanlığın görevleri Sanayi,
İstihdam ve Ulaştırma Bakanlığı’na devredilmiştir. Bakanlık, 2007 Ocak ayı
itibari ile hükümet kararı ile tekrar kurularak görevlerini devralmıştır.
Bakanlık, konusuyla ilgili pek çok devlet kuruluşuna vekâlet etmektedir.
Bunlardan İSG ile ilgili olarak İsveç Çalışma Çevresi Kurumu (SWEA) ve Ulusal
Çalışma Hayatı Enstitüsü (NIWL)’nden sorumludur.
4) İSPANYA: İspanya hükümeti, çalışma yaşamı mevzuatını
düzenleme konusunda tüm yetkiye sahiptir. İş sağlığı ve güvenliği alanındaki
düzenlemeler, İş ve Göç Bakanlığı tarafından yapılmaktadır. Özerk bölgeler bu
düzenlemelere uymakla yükümlüdürler. Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Komisyonu:
Ulusal İş Hijyeni ve Güvenliği Enstitüsü: İş ve Sosyal Güvenlik Teftişi:
5) FİNLANDİYA: Finlandiya’ da iş sağlığı ve güvenliği
konuları birbirinden ayrılmaktadır: Güvenlik konuları işveren ve işçi
temsilcileri tarafından işletme içinde ele alınırken, sağlık konuları Sağlık
Birimine aittir
6) İTALYA: İtalya’ da İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü,
Çalışma ve Sağlık Bakanlığı’na bağlı olarak ve
bölgesel koordinasyon komiteleri ve sosyal taraflarla
birlikte çalışmalarını yürütmektedir. İş sağlığı ve
güvenliği ile ilgili sorumlulukları mevzuat iyileştirme
çalışmaları, denetim, işyerlerindeki sağlık hizmetleri ve iş hayatını
desteklemektir. İşyerlerinde Önlemler Ulusal Bilgi Sistemi’ ne (SINP), Çalışma
ve Sağlık Bakanlığı, İç İşleri Bakanlığı, İtalyan İşçi Tazminatları Otoritesi
(INAIL), Denizcilik Sektörü Sosyal Sağlık Enstitüsü (IPSEMA), Ulusal İş Sağlığı
ve Güvenliği Enstitüsü (ISPESL) ve İş Sağlığı ve Ulusal Önleme Enstitüsü’ nden
oluşan bir ekip, çalışmaları sürdürmektedir. Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği
sisteminin idari yapısı genel anlamda, halk sağlığı ve çalışma politikası olmak
üzere 2 temel bölümden oluşmaktadır.
7) HOLLANDA: Hollanda Sosyal İşler ve İstihdam Bakanlığında
iş teftiş ve iş sağlığı güvenliği hizmetleri
ayrı ayrı yapılanmıştır. İş teftişin faaliyetleri 6 coğrafi
bölgede 250 iş müfettişi tarafından yürütülmektedir. İş Sağlığı ve Güvenliği
Müdürlüğü ile İş Teftiş Genel Müdürlüğü bilgi için her ay toplantı yapar
SONUÇ ;
Farklı ülkelerde önleme ve korumanın
nasıl organize edildiği üzerine yapılan bu karşılaştırmalı çalışma, Çerçeve
direktifin tüm üye ülkelerdeki iş sağlığı ve güvenliği organizasyonu üzerinde
etkisi olduğunu göstermektedir.
Araştırma
sonuçları, uyumlaştırma sürecinin henüz tamamlanmamış olduğunu da
vurgulamaktadır. Bu ülkeler, Avrupa hedeflerine ulaşmak için zaman zaman farklı
yollar da seçmişlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder